Yaşamımız tercihler yaparak geçiyor. Her kararımız bir tercihi yansıtıyor, bununla beraber iş sağlığımızla ilgili bir karar almaya geldiğinde en zor tercihimizi yapmak durumunda kalıyoruz.
Adının konması ile kendisini kaybetmemiz 1-2 ay sürmedi.” “Ameliyat oldu, ama bir sene sonra tekrarladı, altı ay sonra da kaybettik.” “Kemoterapi aldı, hastaneden hastaneye gittik. Hepi topu 8 ay yaşadı.”
Hepimiz kanser veya selim tümör kavramlarını iyi biliyoruz. Fakat son yıllarda radyoloji raporlarını dikkatli inceleyen kişiler, akciğerde 3 mm, 5 mm nodül şeklinde siyah punto ile yazılmış tabirleri görünce soğuk ter dökmeye başlıyorlar.
Eyvah kansere yakalandım diye…
Şubat 2019’de Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery’de yayınlanan makalede kapalı yemek borusu kanseri cerrahisinde sonuçların 100. Ameliyattan sonra ideale ulaştığı gösterildi (https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/30459111). Prof.Dr.Hasan Batırel’in iki yıl beraber çalıştığı Prof.Dr.Scott Swanson ve ekibinin yapmış olduğu çalışma cerrahın ilk 170 vakalık sonuçlarını değerlendiriyor.
Kanser herkesin korkulu rüyası. Ölümle eşdeğer kabul edilen bir hastalık. Yaşanan tecrübeler hepimizin bilinçaltını şekillendiriyor ve kanser sözünü duyduğumuz anda yıkılıyoruz. Ama gerçek öyle mi?
Akciğer ameliyatları sırasında ne kadar sıvı verelim? Yakın zamanda Annals of Thoracic Surgery’de yayınlanmış Çin kökenli bir makalede sıvı kısıtlamasına gerek olmadığı sonucuna varılmıştı.